T24 Dış Haberler
Cesur aksesuarlar ve fütüristik ayakkabılarla tanınan Balenciaga markasının kökleri, Disney+ İspanya’da “Cristóbal Balenciaga” dizisiyle anlatılıyor.
Dizi, markanın yaratıcısı Cristóbal Balenciaga’nın 1937’den itibaren Paris’te geçirdiği 30 yıl boyunca zanaatını geliştirdiği, kişisel ve profesyonel zorlukların üstesinden geldiği ve kalıcı bir mirasa sahip uluslararası üne sahip bir moda evi inşa ettiği özel hayatının perdesini kaldırıyor.
Bask bölgesinde küçük bir kasaba olan Getaria’da işçi sınıfından bir ailenin çocuğu olarak dünyaya gelen Balenciaga, yeteneklerini bir terzi olan annesinden öğrenmiş ve daha sonra bir terzinin yanında çırak olarak çalışmıştı.
Dizinin yaratıcısı Lourdes Iglesias, CNN’e tercüman aracılığıyla verdiği röportajda, “Balenciaga İspanya’da yaşadığım yere çok yakın bir yerde doğmuş olmasına rağmen onun figürünün ne kadar önemli olduğunu bilmiyordum” dedi.
Iglesias, özellikle Balenciaga’nın ne kadar özel bir insan olduğu ve basına ne kadar az röportaj verdiği göz önüne alındığında araştırma sürecinin uzun ve zorlu geçtiğini ancak yine de birincil araştırmanın yapılabildiğini aktardı.
Balenciaga, kendi moda evini kurmak ve Coco Chanel, Elsa Schiaparelli ve diğerlerinin arasına katılmak istiyordu
Balenciaga gençliğinde tasarım yapmaya başladı ve kısa süre içinde ilk işine girdi. Yaşadığı kasabadaki güçlü bir kadın onu Madrid’deki terzilik okuluna gönderdi ve tasarımlarını giymeye başladı. Balenciaga 22 yaşındayken ilk butiğini sahil kasabası San Sebastian’da açtı, ardından Madrid ve Barselona gibi moda şehirlerinde de mağazalar açmaya başladı. Ancak İspanya İç Savaşı’nın patlak vermesi İspanya’daki mağazalarını kapatmaya zorladı. 1937’de Paris’e taşındı. Kendi moda evini kurmak ve Coco Chanel, Elsa Schiaparelli ve diğerlerinin arasına katılmak istiyordu.
Kendisini aktör Alberto San Juan’ın canlandırdığı dizi, Balenciaga’nın Paris’e taşınarak buradaki moda sahnesine girişiyle başlıyor.
Balenciaga’nın 30 yıllık bir dönemdeki başarılarını ve karşılaştığı zorlukları anlatan dizi, modacılar arasındaki yoğun rekabeti, Fransa’nın Nazi işgalinin etkisini ve savaş sonrası yıllarda yüksek moda pazarında değişen zevkleri gösteriyor.
Balenciaga, 1940’lar ve sonrasında Grace Kelly, Wallis Simpson ve Marlene Dietrich‘in de aralarında bulunduğu yüksek profilli bir müşteri kitlesini ve saygın Amerikan moda editörleri Carmel Snow ve Diana Vreeland gibi hayranlarını giydirdi.
Arşivlere erişim izni verildi
Orijinal görünümleri yeniden yaratmak için Maison Balenciaga, Iglesias ve dizinin kostüm tasarımcıları Bina Daigeler ve Pepo Ruiz Dorado’ya arşivlerine ve müzelerine erişim izni verdi. Daigeler, dizi için Balenciaga’nın tasarımlarının 80’den fazla rekreasyonunun yapıldığını, oyuncuların bazen giydiği vintage Balenciaga parçalarının yanı sıra, orijinal müze parçalarının hiçbirinin kullanılmadığını söyledi. Iglesias, “En ikonik elbiseleri göstermek çok önemliydi ama aynı zamanda bir elbiseyi kullanırken dramatik amacı ve anlatmak istediğimiz hikayeye hangilerinin daha iyi uyum sağladığını da dikkate almamız gerekiyordu” dedi.